«
  1. Anasayfa
  2. Kadın Sağlığı
  3. Tiroid ve Guatr Hastalıklarında Beslenme Bilinci

Tiroid ve Guatr Hastalıklarında Beslenme Bilinci

Tiroid ve Guatr Hastalıklarında Beslenme Bilinci

Sağlıklı bir vücut fonksiyonunun sürdürülebilmesi için hormonal denge hayati önemdedir. Bu dengeyi yöneten organlardan biri olan tiroid bezi, vücudun metabolik hızını belirleyen tiroid hormonlarını salgılamakla sorumludur. Boynun ön kısmında, nefes borusunun hemen üzerinde yer alan kelebek şeklindeki bu küçük organ; büyüme, enerji üretimi, ısı dengesi, nörolojik fonksiyonlar ve hatta ruh hali üzerinde bile doğrudan etkilidir.

Tiroid bezinin çeşitli nedenlerle işlevini yitirmesi veya büyümesi sonucu ortaya çıkan hastalıklar halk arasında oldukça yaygın olup, özellikle kadınlarda daha sık gözlemlenir. Tiroid fonksiyonlarındaki bozulmalar yalnızca medikal müdahale ile değil; beslenme alışkanlıklarıyla da doğrudan ilişkilidir. Bu yazıda, tiroid hastalıklarının tanı sürecinden tedaviye kadar olan yolculuğunu ve özellikle beslenme stratejilerini bilimsel temellere dayandırarak ele alacağız.

Tiroid Bezi ve Görevleri

Tiroid bezi, endokrin sistemin en önemli parçalarından biridir ve esas görevi T3 (triiodotironin) ve T4 (tiroksin) hormonlarını sentezleyerek kana salmaktır. Bu hormonlar, vücut hücrelerinin enerji üretimini ve tüketimini doğrudan etkiler. Tiroid bezinin çalışması, beyindeki hipofiz bezinden salgılanan TSH (Tiroid Stimülan Hormon) tarafından kontrol edilir.

En Sık Görülen Tiroid Bozuklukları

  1. Hipotiroidi

Tiroid hormonlarının yetersiz üretildiği durumdur. En yaygın nedeni Hashimoto tiroiditi adlı otoimmün hastalıktır. Bu durumda bağışıklık sistemi tiroid dokusuna saldırır ve zamanla bezin yapısını bozar.

Klinik belirtiler:

  • Kilo alma ve kilo verememe
  • Sürekli yorgunluk
  • Kabızlık
  • Ciltte kuruluk
  • Depresyon ve unutkanlık
  • Adet düzensizlikleri
  1. Hipertiroidi

Tiroid hormonlarının aşırı üretildiği tablodur. En sık nedeni Graves hastalığıdır. Metabolizma hızlandığı için kişi hızla kilo kaybedebilir.

Klinik belirtiler:

  • Hızlı kilo kaybı
  • Çarpıntı
  • Aşırı terleme
  • Huzursuzluk, anksiyete
  • Uykusuzluk
  • Isı intoleransı
  1. Guatr

Tiroid bezinin büyümesiyle karakterize edilen bir durumdur. Hormon üretimi normal, az veya fazla olabilir. Guatr; iyot eksikliği, otoimmün nedenler, nodüller ya da tiroid kanseri gibi birçok faktöre bağlı gelişebilir.

Tanı Süreci: Tiroid Hastalıkları Nasıl Teşhis Edilir?

Tiroid hastalıklarının tanısında başlıca yöntemler şunlardır:

  • Laboratuvar Testleri: TSH, serbest T3 ve T4 düzeyleri, anti-TPO ve anti-Tg antikorları değerlendirilir.
  • Tiroid Ultrasonu: Bez büyüklüğü, nodül varlığı, parankim yapısı gibi özellikler değerlendirilir.
  • Sintigrafi: Nodül fonksiyonlarını analiz etmek için kullanılır.
  • Biyopsi (İnce İğne Aspirasyon): Şüpheli nodüllerde kanser ayrımı için uygulanır.
  • İyot Alımı Ölçümü: Özellikle guatr olgularında iyot eksikliği değerlendirilir.

Tiroid Hastalıklarında Beslenme: Neden Önemlidir?

Tiroid bezi, hormon üretimi sırasında iyot, selenyum, çinko, demir gibi mikrobesin öğelerine bağımlıdır. Ayrıca bazı besin maddeleri, tiroid hormonlarının sentezini, emilimini ya da yıkımını etkileyebilir. Bu nedenle, tiroid hastalarının beslenme düzeni rastgele planlanmamalı; hastalığın türüne, şiddetine, kullanılan ilaçlara ve bireysel özelliklere göre şekillendirilmelidir.

Hipotiroidide Beslenme Yaklaşımı

  1. Enerji Dengesi:

Metabolizma yavaşladığı için bazal metabolik hız düşer. Bu nedenle kalori alımı kontrol altında tutulmalı, ancak katı kısıtlamalardan kaçınılmalıdır. Aksi halde metabolizma daha da yavaşlayabilir.

  1. İyot:

İyot eksikliği, hipotiroidiyi ağırlaştırabilir. Ancak Hashimoto tiroiditinde aşırı iyot alımı otoimmün aktiviteyi tetikleyebilir.

  • Günlük ihtiyaç: 150 mcg (erişkinler için)
  • Kaynaklar: İyotlu tuz, deniz ürünleri, süt, yumurta
  1. Selenyum:

Anti-TPO düzeylerini azaltabilir.

  • Kaynaklar: Brezilya cevizi (zengin kaynak), ton balığı, yumurta, mantar
  1. Çinko ve Demir:

Tiroid hormon sentezinde yer alırlar. Demir eksikliği, tiroid ilacı emilimini de azaltabilir.

  • Kaynaklar: Kırmızı et, kabak çekirdeği, mercimek, badem
  1. Gluten:

Hashimoto hastalarında gluten intoleransı daha sık görülmektedir. Glutenin eliminasyonu bazı bireylerde semptomları hafifletebilir.

  1. Goitrojenik Besinler:

Lahana, brokoli, karnabahar, turp gibi sebzeler goitrojenik özellik taşır. Pişirildiklerinde bu etkileri azalır. Çiğ tüketimleri sınırlandırılmalıdır.

Hipertiroidide Beslenme Yaklaşımı

  1. Enerji ve Protein:

Artmış metabolik hız nedeniyle enerji ve protein gereksinimi yüksektir. Kas kaybı, iştah azalması ve kilo kaybı önlenmelidir.

  1. Antioksidanlar:

Hücre yıkımına karşı koruma sağlar. A, C, E vitaminleri, polifenoller açısından zengin bir diyet önerilir.

  1. Kalsiyum ve D Vitamini:

Hipertiroidi, kemik rezorpsiyonunu artırabilir. Osteoporoz riski yükselir.

  1. İyot Alımı:

Hipertiroidide iyot alımı kısıtlanmalıdır. İyotlu tuz, deniz ürünleri sınırlı tüketilmelidir.

Guatrda Beslenme Yaklaşımı

  • İyot eksikliğine bağlı guatrda iyot desteği önemlidir.
  • Nodüllü veya otoimmün kaynaklı guatrda iyot alımı kontrol altında tutulmalıdır.
  • Goitrojenik besinler sınırlanmalı veya mutlaka pişirilerek tüketilmelidir.
  • Besin takviyeleri, özellikle multivitamin ürünleri, rastgele alınmamalı; içeriğinde iyot, selenyum veya demir gibi etkenlerin dozlarına dikkat edilmelidir.

Tiroid İlacı Kullanırken Beslenme Uyarıları

Tiroid ilaçlarının etkinliğini artırmak için şu kurallara dikkat edilmelidir:

  • İlacınızı sabah aç karna, su ile alın.
  • İlaçtan sonra en az 30-60 dakika hiçbir besin (özellikle süt, çay, kahve, ekmek gibi emilimi engelleyenler) alınmamalı.
  • Demir ve kalsiyum takviyeleriyle birlikte alınmamalı, arada en az 4 saat olmalı.
  • Lif oranı yüksek diyetler (özellikle hipotiroidide) bağırsaktan emilimi azaltabilir; bu nedenle dengeli lif tüketimi gerekir.

Sonuç ve Öneriler

Tiroid hastalıklarında yalnızca ilaç tedavisi yeterli değildir. Hastalığın yönetimi, bireyin yaşam tarzı ve özellikle beslenme alışkanlıklarıyla doğrudan ilişkilidir. Unutulmamalıdır ki, doğru tanı kadar kişiye özel ve bilim temelli bir beslenme planı da tedavinin başarısında etkili olur.

Günümüzde birçok birey, tanı aldıktan sonra internetten kopyalanmış listelerle ya da kulaktan dolma bilgilerle beslenmesini düzenlemeye çalışmakta ve bu durum bazen hastalığın seyrini olumsuz etkileyebilmektedir. Bu nedenle, tiroid hastalıklarında mutlaka bir diyetisyen desteği alınmalı, her birey için özel bir plan oluşturulmalıdır.

Dyt. Melina Ezgi Tosun

Kaynakça:

  1. Vanderpump MPJ. The epidemiology of thyroid disease. British Medical Bulletin, 2011.
  2. Zimmermann MB. Iodine deficiency disorders and their elimination. Public Health Nutrition, 2007.
  3. Wiersinga WM. Guidance in Subclinical Hypothyroidism and Autoimmune Thyroid Disease. Nature Reviews Endocrinology, 2020.
  4. Kohrle J. Selenium and the thyroid. Current Opinion in Endocrinology, 2015.
  5. Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği – Tiroid Hastalıkları Tanı ve Tedavi Kılavuzu (2023)
  6. NIH Office of Dietary Supplements: Iodine, Selenium, Zinc, Iron – Fact Sheets

Kaynak: Bihaber.TR köşe yazarı Melina Ezgi Tosun

Bir Cevap Yaz

Bir Cevap Yaz

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlendi *